'ERKEN KALKAN KADINLARDA MEME KANSERİ RİSKİ DAHA DÜŞÜK'Bilim insanları, sabah erken saatlerde kalkan kadınların meme kanserine yakalanma riskinin daha düşük olduğunu ortaya koydu.
İngiltere’nin Bristol Üniversitesi’de görev yapan bilim insanları, sabahları erken kalkan kadınların meme kanserine yakalanma riskinin, geç kalkanlara kıyasla daha az olduğunu ortaya koydu. Henüz bir bilimsel dergide yayımlanmayan araştırmanın sonuçları, Glasgow kentinde düzenlenecek Ulusal Kanser Araştırmaları Enstitüsü Konsferansı’nda paylaşılacak.
400 BİN KADIN İNCELENDİ
BBC Türkçe’nin haberine göre uzmanlar, araştırmaları kapsamında İngiltere Biobankası ve Uluslararası Meme Kanseri Birliği Konsorsiyumu bünyesindeki, 400 bine yakın kadının genetik bilgileri inceledi. Sonuçlar, genetik olarak vücutları erken kalkmaya programlı kadınların, geç yatmaya programlı kadınlara kıyasla meme kanserine yakalanma riskinin daha az olduğunu ortaya koydu.
Bağışıklık uzmanları, lama, deve ve devegiller familyasına ait diğer hayvanlarda bulunan bir çeşit antikorun üretiminin ardından, insanlara mevsimsel grip salgınına karşı daha uzun süreli koruma sağlayan bir aşının geliştirilmesinin mümkün olduğunu açıkladı
Bağışıklık uzmanları, mevsimin grip türünün tahminine dayalı olarak aşılar geliştiriyorlar ve bu yöntemin de hata payı çok yüksek.
DHA'nın Science Alert kaynaklı haberine göre; daha etkili aşı üretmenin bir yolu, virüsün kendi yüzeyinde taşıdığı bir çeşit biyobelirteç olan hemagglutinin birden fazla çeşidine tutunabilen antikorların kullanılması olabilir.
Bu tarz geniş çapta nötralize edici antikorların mevcut olmasına rağmen, bu antikorların yeteri kadar grip belirtisini kapsaması için hala her aşıda birden fazla türüne ihtiyaç duyuyoruz. Bu da aşıların dağıtımı konusunda birtakım tersliklerin çıkmasına sebep olabildiği gibi daha fazla aşıya ihtiyaç olabileceğine de işaret edebiliyor.
Güneşi görünce hepimiz bir sürü güzel tatil hayalleri kurarız. Deniz, kum, güneş ve mis gibi yaz tatili planları... Fakat bunların yanında hepimizi saran müthiş bir korkumuz vardır ki o da daha güzel görünmek. Ve çoğu kadının derdi olan fazla kusursuz bir cilde sahip olmak.
Kıştan yaza geçerken daha güzel ve bakımlı görünmek için yapmamız gereken birtakım şeyler var. Bunlardan birkaçı ile başlayalım...
Kışın kullandığımız nemlendiricileri yazın kullanmamalıyız. Yaz güneşinin cilde etkilerinin daha fazla olması ve ısı değişimi cildimizi kurutur ve yaşlandırır. Her cilt tipine uygun kremler var ve yaz için kendi cildimize uygun olanı seçip kullanmalıyız.
Saçlarımız yaz boyu yıpranır. Tuzlu su ve güneş saçlarımızı ne kadar korusak da yıpratacaktır. Fakat tatil öncesi çeşitli bakımlar ve maskeler yaparak saçlarımızı daha canlı ve parlak gösterebiliriz.
Tarçın ve Faydaları
Tarçın pek çok hastalığın tedavisinde kullanılan eski baharatlardan bir tanesidir. Yemeklerde, tatlılarda, içeceklerde kullanıldığı gibi çeşitli hastalıkların tedavisinde de kullanılan çok faydalı bir baharattır.2 çeşit tarçın tipi vardır Çin (Cassia) ve Seylan. Görünüm ve tat olarak birbirlerine benzerler fakat Seylan tarçını biraz daha tatlı bir yapı ya sahiptir ve daha zor bulunur.
Tarçın besin lifi bakımından zengin olduğundan sindirimi kolaylaştırmada ve kan şekeri dengesini korumada çok başarılıdır. Tarçının saymakla bitmeyen faydaları arasında mikrop önleyici ve temizleyici, kan şekeri ve kolesterol düzenleyici, kanda istenmeyen pıhtılaşmaları önleme gibi özellikleri de bulunmaktadır. Ayrıca zayıflamaya yardımcı olduğu ve hafızaya da iyi geldiği bilinmekte.
Ayrıca bu soğuk havalarda tarçın tüketimi soğuk algınlığına iyi gelirken, vücut direncini de artırmaya yardımcı olur.
İşte sizlere bu soğuk havalarda içinizi ısıtacak ve yapımı çok kolay Tarçın Çayı Tarifi
Beslenme uzmanları bulgur gibi besinlerin glisemik indeksi düşük olduğundan diyabet ve kalp hastalıkları gibi kronik rahatsızlıkların oluşma riskini azaltabileceğini belirtti.
Şeker hastalığı olarak bilinen diyabet hastalığının tedavisinde beslenme çok önemli bir unsur. Bu sebeple beslenme uzmanları hastalara glisemik indeksi düşük ve yüksek posalı besinlerden oluşan dengeli bir beslenme programı oluşturulması gerektiğini belirtiyor.
Özellikle bulgurun hem besin değerinin zenginliği hem de glisemik indeks içeriğinin düşük olması onu sofralarımızın baş köşesinde olması gereken bir besin haline getiriyor. Bulgur gibi glisemik indeksi düşük olan besinler uzun vadede diyabet, kalp hastalıkları ve hiperinsülin gibi kronik hastalıkların oluşma riskini azaltabilir.
Havaların soğuması bağışıklık sistemimizi de etkilemiş durumda. Bir sıcak, bir soğuk hava değişimi ise bizleri kötü yönde tehdit ediyor. Bu tehdidi ortadan kaldırmak veya azaltmak için birkaç öneriye göz atın. Bu maddelerle bağışıklık sisteminizi güçlendirip daha sağlıklı ve hastalıklardan uzak bir kış geçirebilirsiniz.
Özellikle kış aylarında vücudumuzun vitamin ihtiyacı daha çok artar.Havanın hızla soğuması ve mevsim geçişleri beraberinde hastalıkları da getiriyor. Bu sebeple vücudun direncini arttırmak için bu vitaminleri vücudumuzdan eksik etmemeliyiz.
Halsizlik, yorgunluk, eklem ağrıları, cinsel isteksizlik ve uyku isteği...Son zamanlarda bu belirtilerden şikayetçiyseniz, nedeni sonbahar yorgunluğu olabilir.
Mevsim değişikliği ve yazın renkli, dolu ve yoğun temposunu geride bırakmak kaygı, psikolojik ve bedensel sorunlara yol açabilir. Bu süreçte en önemli savunma silahı sağlıklı beslenmek. Beslenmenin iyi düzenlenmesinin yanı sıra vücudun direncini arttırmak için en önemli etken su tüketimi. Gün boyu zinde tutabilecek en önemli ve en ekonomik besin aracıdır. Gün içerisinde vücudu susuz bırakmak baş ağrısı ve yorgunluğa sebep olabilir. Hava sıcaklığı azalsa bile su tüketimi kesinlikle ihmal edilmemelidir.
Sonbahar Yorgunluğunu Hafifletmek İçin Önerilerİlk olarak yorgunluğun nedenini araştırın.İş yoğunluğu ise temponuzu hafifletin. Kısa kısa molalar vererek çalışın.Sebep monotonluksa hayatınızı renklendirecek aktivitelerle uğraşın.Tatil en etkili ilaçtır. İmkanlarınızı zorlayarak birkaç gün kaçamak yapabilirsiniz.Spor, yürüyüş, koşu, bisiklet ya da küçük egzersizler yapın. Böylece metabolizmanız hızlanır ve daha fazla enerji oluşur.Bol sebze ve meyve tüketin. Özellikle B ve C vitamini açısından zengin besinleri tüketin. Ayrıca protein ve karbonhidrat içeren gıdaları tüketmeyi de ihmal etmeyin.Bol su tüketin. Gün içerisinde 3 litre su tüketmeye çalışın.Uyku düzeninize dikkat edin.
Hafızayı güçlendirmek, beynin gücünü arttırmak için en iyi besin listesine bir göz atın !
Haftasonu Etkinlik, Bilal Bulut, Film Analiz, © 2017 Yenimio.com | E2