in

MuhteşemMuhteşem DahiceDahice

Cüz’i İrade – Yaratımını Fark Et

Cüz'i İrade - Yaratımını Fark Et

Merhaba sevgili okurlarım…

Bu yazı metnimde biraz sistemin matematiğinden, cüz’i iradeden bahsetmek istiyorum.

Okurken ruhunuza ışık, algıda farkındalığınıza katkı olmasını niyet ediyor ve diliyorum.

İnsan, kalp-zihin-ruh paralel bağlantısındaki kontakta %50 dengede kalmayı bir nebze sağlayabildiğinde, sistemin matematiğindeki denkleme dokunmuş olur.

Önceliğimiz madde dünyasında sadece bedenden ibaret olmadığımızın bilincinde olmak.

Bu denli düşünebilen, durmadan üretebilen insan, yok oluş maddeye çözünürlüğünden ibaret olmamalıdır değil mi?

Bilim insanlarına göre beyin halen sonsuz ve sınırsız işleyiş kapasitesine net ulaşmış değildir. Beyin muazzam bir dizaynda yol alır beyin sapı, refleks kısmındaki net bilgiler dışında beynin diğer bölümlerinin labirent yollarında çok sefer kaybolmuşluğumuz vardır. Beyin her an gelişimde tezahürünü gerçekleştirir.

Her şeyin bir frekans olduğundan bahsetmiştik; gördüğümüz, dokunduğumuz, algıladığımız ve algımızın dışında kalan frekanslar…

Her şey zıddıyla varlığını tezahür ettirmekte; kişinin talebine göre her an siparişler kişinin adresine teslim edilmekte.

İnsan, gözünü açtığı coğrafya, aile içinde biçilmiş benlik olgusunda hapsolur; aslını hatırlamaz, ona dayatılan frekans enerjisiyle beslenir, düzenli akıcılığı olanla yetinmesi öğretilir.

Her insanın ağır program altında olduğunu daha önceki yazılarımda yazmıştım.

Her insanın;

Ata kodları ile baskılanmış öz yapısı,

Doğduğu coğrafya gereği benimsetilmiş,

Kurallara dayalı,

Şekil almaya zorlanması,

Geleneklere sadık tutulması,

Kişinin özünden kopması,

Zorlanmış ve zorunlu kılınmış,

Programlanmış kişinin özüne ulaşabilme yolunu bulması oldukça zorlaşır…

Yol haritası elinde olmayan insan, ancak bildiği ve ona öğretilen yolda ilerler. Fakat içinde bir boşluğun, eksik parçanın yokluğunu derinden hisseder.

Yapmak istediklerine değil de kendi dışında çizilen yolda ilerler; aile mirastır, miras haktır…

Tüm kadim öğretilerde, kutsal kitaplarda günümüzde yaygınlaşan spiritüel öğretilerde tekrarlanan ritüeller vardır. Zikir, olumlama, meditasyon, huşu hali gibi illüzyonunu kendin yaratırsın.

Beden mana ve madde arasında, bedeni su yolunun üzerindeki köprü olarak düşünelim. Karşıya geçmek için bir köprüye ihtiyacımız vardır. Köprü ne kadar sağlamsa ulaşım o denli dengede olur. Köprünün sağlamlığı frekans titreşimini yükseltmekle olur. Bu da sistemin matematiğidir. Yüksek frekansına eşdeğer titreşimde yükseltmek ise sürekli tekrardan geçer. Zikir, olumlama ve meditasyon, ruhunuza ne iyi geliyorsa o hali devamlılığa bağlamak şarttır. Öze ulaşmak istiyorsa kişi, kendine uygun, ruhuna iyi gelecek yolu mutlaka bulur; şarkı söyleyerek de yapabilir, önemli olan şarkıdaki hedef mana içeriliğidir. Ruh-beden-zihin bütünlüğünde her an anmak hatırlamak esastır.

Şimdi diyenleri duyar gibiyim, ama ben bunları istemedim ki neden bunlar başıma geliyor?..

Bu yolda, yol da sensin yolcu da…

Beyin, bilmediği, kronikleşmemiş farklı bir cümle veya fiziksel yapılan bir eylemde panikler, bilinçaltı otomatik bunu saldırı olarak algılar; kişiye tekrarlamaması için bir ağırlık hali verir. Uyku veya sosyal medyaya yönünü çevirmek veya tam harekete geçeceğiniz sırada bir telefon araması, kapının çalması gibi bunlar tesadüf diyebilir misiniz?

Nasıl bir frekans yaydığımızın farkında olmamız büyük bir farkındalıktır. Bilinçaltının yapmaya zorlandığı, yapmak istemediği bir durumu oluştuğunda, frekansına eşdeğer insan ve olayları sizin alanınıza çekip sizi manipüle etmesini sağlar ve daha üst seviye güçte olduğunun altını çizerim.

İlahi sistem matematiksel düzene harfiyen uyar, titreşimde uyum içerisinde iyileştirici düzeltici eşleşme barındırır.

Frekanslar her olasılığı hazırda bekler.

Farklı bir söylem ya da eylemde beyinde nöronlar harekete geçer. Bu bilinçaltımız için bir tehdittir, alışkın olduğu bir durumla karşılaşmadığı için frekansını sabitleyemez; alışagelmiş bir çizelge, yörüngesi vardır.

Yeni bir durumda devasa kütüphane verilerinin hepsini çöpe atması demektir. Bu da hiç işine gelmez, metaforlardan eşleştirme arar ve sizin kafanızı karıştırır, bu konuda çok iyidir, direksiyonu size vermekten hiç hoşlanmaz.

Tek amacı şimdiye kadar bildiği yoldan sizi hayatta tutmaktır. Çünkü insan yeni beynini yani genç beynini, anda gerçekleştirdiği tezahürünü yanlış metaforlarla eşleştirdiği, bir üst çıtasını çıkaracak frekansla henüz tanışmadı. Bilinçaltı sizin gelişiminizle ilgilenmez, bildiği yoldan tek hedefi sizi hayatta tutmaktır.

Yapan da sensin yaptıran da. ‘Kün fe yekûn’ ayağa kalkan, kalkmak isteyen de istemeyen de sensin; kıyam et ayağa kalk.

Yol belli, durak belli, köprünü kendin inşa et.

Hepimizin hayatında çok istediğimiz ama fizik kurallarına aykırı, imkânsız olan ve çok istememizle oluşan imkânsız bir şey, imkanlı kılmış bir durumumuz oluşmuştur, işte orada yüksek frekansta istek talep gerçekleşmiştir. İstediğin denkleme dokunduysan kendi denklemine temas ettin demektir, tebrikler…

Sürekli tekrarlanan olumlama, zikir, fiziksel ritüeller, Retiküler Aktivasyon Sistemi (RAS) aktive eder.

Şimdi frekans değerimizi nasıl değiştirebilir, algımızın açılmasına nasıl vesile oluruz.

Bunun tek bir yolu vardır, o da; düzenli tekrardan geçer. Bunun belirli programları vardır, ruhunuza iyi gelen ne ise bu kişinin özgür irade seçimidir. Beyin sürekli tekrar ettiği bir olumlama, zikir halinde olduğunda Retiküler Aktivasyon Sistemi (RAS) devreye girer, RAS beynimizi omuriliğine, beyinciğe bağlayan sinir ağına verilen isimdir, hedef belirleme eylemlerimizi düzenlemede çok önemli rol oynayan parçası odaklandığımız şeyi elde etmemiz için bizi yönlendiren bilgileri filtreler yani yukarda bahsettiğim köprüye götüren yol o yolda bir tane muhafız vardır. Filtreme işine bakan eğer ki tekrarlanan istek talebinizde duygu eklemeyi es geçerseniz o köprüye ulaşmanız uzun zamanınızı alır, belki de hiç ulaşamazsınız, duygunun yaydığı çok yüksek frekansı vardır.

Duygu yüklenmemiş hiçbir olayı bilinçaltı kayda olmaz. Yani tekrarlanan olumlama zikir ve ritüellerde öncelik duygu yüklenmelidir, muhafızı ikna etmelisiniz.

Evet, sevgili okurlarım:

Anlatılacak çok şey var, yazı uzadıkça uzar, Aralık yazımı burada bitiriyorum. Ruhlarınıza ışık, serinlik ve algıda çözünürlük sağlamışsa, ne mutlu. Işığınız bol olsun, ışığınız size ait kimse tarafından verilmedi; odanıza ışık az giriyorsa perdeleri aralayın…

Önceki yazılarıma ulaşmak için bağlantıya tıklayabilirsiniz… Sevgiyle, esenlikle, huzurla kalın…

Ne Düşünüyorsun ?

10 Points
Upvote Downvote

Bir yanıt yazın

GIPHY App Key not set. Please check settings

Çocuklarda Mahremiyet Eğitimi

Çocuklarda Mahremiyet Eğitimi

2023 Numerolojiye Göre Senin Ne Yılın Olacak?

2023 Numerolojiye Göre Senin Ne Yılın Olacak?